6 Ocak 2012 Cuma

YARIM HAYAT

İnsanız hamurumuzda var; çoğunluğumuz için beğenilmek, sahip olduklarımızın başkaları tarafından takdir edilmesi, hatta bazılarımız için özellikle her bakımdan kıskanılmak, diğerlerinden her konuda daha önde olmak; hayatta mutlu olmak için özellikle geçerli ölçülerdendir.

Öyle ki böyle insanlar; her şeyde iyi olma hayallerini yaşantılarına illaki taşırlar. Taşırlar ama hayalle gerçek arasına sıkışmışlıktan kurtulup, bir türlü hayalleri ile gerçekliklerini bir araya getiremiyorlardır.

Onlar her şeyde iyi olma çabalarının sonucunda aslında her şeyde beklentilerinin ve hayallerinin ölçülerine göre kötülerdir, geri kalmışlardır.
Yani hayal kırıklıkları onlara yaşam boyu yoldaşları olmuştur.

O yüzden de aslında bir türlü yeterince mutlu olamazlar, mutlu gözükürler ama bu gözükmeleri sahtedir.
Çünkü içleri herkesten uzak ve yıkık döküktür.
Ve ne yazık ki sessizliklerinde, geceler boyu kaybolmuş hayallerinin beşinde koşturduklarında; bu onların gerçeğidir.

Onlar her şeyin peşinde bir o yana bir bu yana koşturdukları içinde ellerinde sadece bir ömrü tüketeceklerinin farkında bile olmadıkları yarım yamalak avuntuları kalır.

Kimseye söyleyemedikleri ve hayatın onlara uygun gördüğü ama doyumsuzlukları yüzünden bir türlü de beğenmedikleri gerçeklerinin arasında sıkışmış bir yarımlıktır hissettikleri.

O yüzden yarımlardır onlar ve hayatı da yarım yaşarlar.

Ve işin kötüsü yarımlıklarından bihaber, garip doyumsuz bir hayattır hayatları…
Farkındasız ve mutsuz…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder