31 Temmuz 2010 Cumartesi

UFUKTAKİ YERİNİZ



Durduğunuz yer ufuktaki yerdir. En uçta, en uzakta ancak gönül gözü ile görülebilecek bir yerdir, durduğunuz yer.


Bir yanınız gerçeklerle birlikte belki de hayatınızda olmasını istemediğiniz birçok şeyin egemenliğini ilan ettiği ve sizi her tarafınızdan sarmış bir yaşamdır.


Diğer yanınızsa; gitmek istediğiniz, hayaliniz olanların hayali olmayı beklediğiniz, yüreğinizin “git” dediği yerdir.


O yüzden gecenin sabahla randevu saatinde olmayı istediğiniz yer; görmeyen gözlere, söylenemeyen sözlere inat, gönül gözü ile sizi görmesini istediğinizi, belki de hiç gelmeyecek olanı boşu boşuna beklediğiniz yerdir.


Hayalin gerçeği yendiği tek yer sizin durduğunuz yer, tek zamansa onu beklediğiniz, uykunun bedene zulmünün doruğa ulaştığı, günahların özgürce cirit attığı, sevdaların sevdalarını doyasıya yaşayabildiği tek zamandır.


Kimsenin bilmediği, bilmek zorunda da olmadığını yaşamayı arzu ettiğiniz; içinize yerleşen hain arzularla bir türlü söyleyemediklerinizi, gözlerine bakarak söylemek istediğinizi umutla beklediğiniz tek yerdir, durduğunuz yer.


Ufkun tüm çekiciliğini çıplaklığınıza elbise gibi giymiş; en saf, en yalın halinizle içinizi dökmek için zamanı durdurmak istediğiniz, arzularınızın bedeninizi aşarcasına çoğaldığı, tüm beklentilerinizi unuturcasına gözlerinizi kimse görmesin diye kapattığınız, dudaklarınızın utançla sınanmış hasretiyle istediğini, sessiz sarılmaların hayali ile yaşadığınızı beklediğiniz tek yerdir.


Gelmeyeceğini bilseniz bile gecenin sabaha randevu saatinde olacağınız tek yerdir.
Ufuktaki yeriniz…