2 Şubat 2011 Çarşamba

ARTIK YETER DİYE HAYKIRMAK İSTEDİĞİNİZ ZAMANLAR

Artık yeter diye haykırmak istediğiniz zamanlar; sizin sırtınızdaki yükü taşımaktan usandığınız, sıkıldığınız ve o yükü çekemediğiniz zamanlardır. Böyle zamanlarda sevginin arkasına bakmadan kaçtığı yaşamın ortasındayken, hasretin sizle dalga geçtiğini hissetmezsiniz bile…

O yüzden yalnızsınızdır. O yüzden yalnızlığınızı seversiniz. Çünkü hayatınızda sevgiyi vereceğiniz başka hiçbir şeyiniz yoktur; yalnızlığınızdan başka.

Lüzumsuz şeylerle kendinizi oyaladığınız zamanlar; gerçekleri görmezden geldiğiniz, gerçeklerden kaçtığınız, kaçmaya çalıştığınız zamanlardır. Çünkü kaçtığınız; ruhunuzun hamallıklarını yaptığı ve size yaşamı zorlaştıranlardır. Sevgiyi beklerken, sevgiyi hayal ederken; sevgisizliğe sizi mahkûm edenlerdir.

Her gece aniden yükselen tanıdık bir müziğin sesiyle birlikte yaşamın tokadını yediğinizi hissedip içinizden taşan garip bir isyana eşlik eder gibi sabaha gidersiniz. Kimsenin bilmediği kimsesizliğinizle birlikte…

Artık yeter diye haykırmak istediğiniz zamanlar; artık yettiği zamanlardır. Ötesi olmayan, ötesini kabul edemediğiniz, edemeyeceğinizdir. O yüzden siz hayallerinize yeniden kavuşmak istiyor, yeni hayaller yaratmak istiyorsunuzdur. O yüzden geriye bakmak istemezliğinizle her şeyden arınmış bir şekilde çıplaklığınıza kavuşmak istersiniz. Sesinizi duyuramadığınız sizden uzak ama size sahip olduğunu sananlara, sizi sizden ayırmaya çalışanlara rağmen…