22 Temmuz 2009 Çarşamba

LİMANI OLMAK

Limanı olmak;

unutmaktır, unutup unutup tekrar hatırlamaktır.

Yani aslında birileri için vefasızlığın bir yüzü iken,

birileri içinde vefanın göstergesidir.


Limanı olmak;

sevginin tutulmayan, kimsenin tutmak istemediği

en uzak, en kuytu köşesini tutmaktır.

Hem de öyle bir tutmak ki bir ömür bırakmamacasına ...


Limanı olmak;

vazgeçmemektir.

O bilmese bile onu vazgeçilmezi yapmaktır.


Limanı olmak;

bir gün gideceği yeri bilmek demektir.

Asla gidemese de hayal etmektir yaşam boyu...


Limanı olmak;

Duyguyu doğru dürüst yaşamayı bilmek demektir.

Yaşayamadığı duyguların bile sahibi olabilmektir.


Limanı olmak;

Yaşamın tüm kirliliğini içinde eritip,

tertemiz bir şekilde ulaşmak istediğine el uzatmaktır.


Limanı olmak;

Hissetmektir hiç görmese bile görmek,

hiç duymasa bile çağrıldığını duymaktır.


Limanı olmak;

Beklemek, beklenmektir. Yani sabretmektir.


Limanı olmak;

Aşkı bilmektir ama belki de hiç yaşayamamaktır.


Limanı olmak;

Zor iştir ama kolayını da istememektir.


Limanı olmak;

aslında liman olmak gibidir…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder